20 Eylül 2016 Salı

Sosyal Medya Tiplemeleri..

Kusura bakmayın bugün eşe dosta, biraz da kendime giydireceğim..
Sosyal medya hepimizin hayatında var..
Ve bende çevreme göre baya aktif bir sosyal medya kullanıcısıyım..
İnstagram ve twitter yoğun olmak üzere, bir de son zamanlarda snapchat kullanmaya başladım.
İnstagram hesabımda 1 kişi hariç tanımadığım kimse yoktur.
Takip ettiğim de 1-2 ünlü,1-2 marka vardır.
Biliyorum şu an aklınız o 1 kişi kaldı..
Geçiniz :)

1. grup: Instagram
Her önüne geleni takip edenleri  anlamıyorum..
İnsan biraz seçici olur..
Herşeye ilgi duyuyor..
Elalemi, markaları takip edeceğim diye arkadaşlarımın paylaşımlarını kaçırmak pek bana göre değil..
O kadar kişiyi takip edecek enerjiyi nerede buluyorsunuz?
Butikler, ünlüler, mekanlar, markalar..
Günde en az 1000 foto eder ki..
Benim gibi fotoğraf manyağı olan bir insana bile fazla bu kadarı..
Görmemiş :)

2.grup: Instagram-Twitter
Ünlülerin fotoğrafları, tweetleri altında 3. Dünya savaşı çıkaran tiplemeler..
Sana ne! hayat onun.. Çok rahatsız oluyorsan takip etme,bakma..
Bence tam tımarhanelik.. Acil tedavi şart..
Ruh hastası :)

3.grup:Instagram
Yanında güzelim sevgilisi, eşi dururken,
Allah'a şükredeceğine, gidip ne kadar paçoz varsa beğenen erkek tiplemesi..
Hayır hiç mi demiyorsunuz ulan ben bunları beğeniyorum ama eş dost görüyor diye..
Elindekinin kıymetini bileceğine,kaliteyi düşürme derdin de..
Hem maymun iştahlı, hem maymun..
Koş bir aynaya bak..
Bunların peşinde koşarken elimdekini kaybedersem beni kim n'apar diye..
Bir de bunların bekar versiyonu var ki..
Sorsan aradığı düzgün hatunu bulamamış hala..
O düzgün hatunlar senin neyi beğendiğini, takip ettiğini görüyor ama..
Onu ne yapacağız?
Biraz çalıştır saksıyı..
Maymun..

4.grup: Instagram-Twitter
Hayran kitlesi olduğunu iddaa eden, 3.gruptakilerle kardeş kitle..
Genelde DM'den yürümeye çalışırlar..
Sevgilisi, eşi anlayacak diye it gibi korkarlar..
Nazikçe press edilenlerinden aralarında hala anlamayanlar varsa,
elimizde screenshotları yedeklenen kitle ;)
Akıllı olun biraz..
Sanal delikanlı :)

5.grup:Twitter
Her yazdığınıza atlar, cevap vermezseniz dm'e geçer..
O da olmadı takibi bırakır..
Umrunuzda olmadığını anlayınca tekrar takibe alır..
Bunlarda tedavilik..
Sen kaale alıp takip bile etmezsin..
O paso kendi yazar, kendi okur..
Deli :)

6.grup:Instagram-Twitter
Sizi her yerden takip eder..
Her şeyi bilir..
Ama hiçbir şeyi beğenmez :)
Başkalarını beğenip, sizi beğenmiyorsa bunları direkt kıskanç bölmesine alabilirsiniz.
Kızsa fesatlığındandır.. Erkekse vardır bir hesabı.. :)
Bu tiplemeye dikkat..
Sinsi :)

7.grup:Instagram-Twitter
Sizinle aşık atan tayfa..
6. grubun kardeşidir..
Kıskançlığını gizleyemez..
Denizde foto mu eklediniz.. çat aynısını ekler..
Yemekte foto mu eklediniz.. çat aynısını ekler..
Bunların bir de bazen hızını alamayıp özlü sözlerle size gönderme yapanları var ki..
İşte ben onları okurken çok eğleniyorum :)
Hadsiz :)

8.grup:Instagram-Twitter
Sosyal medyasız duramayanlar..
En başta ben..
Her şeyi ekleyip insanları bayarız..
Ama ben en azından aradan zaman geçince çat çat silerim..
Bağımlı :)

9.grup: Instagram
Bu grupların dışında apayrı bir kitle var ki..
Evlerden ırak..
Asla tahammül edemiyorum..
Salak saçma masa sunumları yapıp, bunları marifetmiş gibi bir hesapta yayınlayanlar..
Her yer kurdele,dantel,çiçek,böcek.. vs.
Tabaklar genelde boş :)
Yemeksiz sunum..
Her yemeğin rengi uymaz çünkü.. :)
Hadi kocalarınızın o saçma sapan çingene çadırı masalara dayanmasını zaten geçtim..
Sizi seçen onu da sever de..
O kadar tabağı çanağı nerede saklıyorsunuz arkadaş?
Benim de ortalamaya göre geniş bir mutfağım var ama onlar mutfağa falan sığmaz..
Salonu züccaciye deposu mu yaptınız?
Hasta mısınız?
Ona ayıracağınız enerjiyi başka şeylere harcasanız?
Şuursuz :)

10.grup: Instagram-Twitter
Akrabanın, eşin dostun çocuğu..
Yaş aralığı 10-15..
Dertleri hiç bitmiyor..
Hepsi çok çektim modunda..
Annesi babası görse, görecek asıl derdi..
Kafa nereye biz oraya yazıp, tek başına bakkala gitmesine izin verilmeyen tipler..
Ergen :)

Sonuç olarak sosyal medya kullanan herkes bu gruplardan en az birine giriyor.
Hayatı birbirimize zindan etmeyelim..
Biraz akıllı olalım..
Pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım..
tabir-i caizse' nin sabrını da zorlamayalım..

;)


19 Eylül 2016 Pazartesi

Şimdi okullu olduk!

Bugün göz bebeğim,ruh parçam, yeğenim okula başladı..
Ne ara büyüdü de okula başladı geyiği yapmayacağım.
O'nu zaten ayrı bir yazıda ayrıntılı anlatacağım..
Sabah ablam ve annem bizim kuzunun ilk gün fotolarını atınca ben hoooop maziye :)
Annemin 2 örgü çilesi tekrar hayat bulmuş..
Veliahtım olarak bizim cimcime de devam ediyor..
Allahtan Uzaylı Zekiye benzeri bir dizi yok şu an vizyonda..
Aynı travmayı O da yaşamasın :)
Ilkokul hayatım çok sancılı geçti..
Sebebi annemin öğretmen beğenmeyip sürekli sınıfımı ve okulumu değiştirmesi..
Tam bir yere alışıyorum,annem hoop beni başka okula alıyor..
Ilkokulda 5 kere sınıf değiştirdim.
Semtimizin tüm okulları denendi.
Baktık olmadı 5.sınıfı babamın sınıfında okudum..
Ay ne şanslı dediniz değil mi?
Ne şansı yahu..
Hayatımın en çetin geçen senesiydi..
Babam sırf çocuğunu ayırıyor demesinler diye suçsuz da olsam tüm cezalara beni dahil ederdi..
Baktım suçsuzken ceza alıyorum bari bende yapayım dedim..
Bu sefer oldu mu cezalar size 2.
Biri öğretmenim olduğu içinmiş,diğeri babam.
Çok zordu hayat o sene..Çok :)

Aslında anlatacağım hikaye bu değildi.
Sabah ablam bizim kuzuyu okula bıraktıktan sonra konuştuk.
"Annem nerde?" dedim.
"Okulun etrafında takılıyor"dedi.

İlkokul 4. sınıfa başlayacağım sene annem yine aldı beni başka bir okula verdi.
Okul eve yürüme mesafesinde..
Ama eski okullarıma göre çok uzak..
Çünkü koskocamannnn bir ana caddeden geçeceğim. Hemde üst geçitten..
Küçüğüm ya..
O ana cadde benim gözümde Çeşme otobanı..
Izmirliler bilir..
Inönü Caddesi :)))
Bildiğiniz çift şeritli yol aslında :)
Ilk gün annem tuttu elimden okula götürdü.
Akşamda aldı..
Yolda sürekli "etrafına bak yolları ezberle" diye tembihliyor..
Ay benim de çok umrumda sanki..
"Hııı hııı" deyip önünden geçtiğimiz dükkanlara falan bakıyorum..
O zamandan belliymiş alışveriş delisi olacağım..
2.gün annem beni okula bırakırken "Öğleden sonra ben gelmeyeceğim işim var,kendin dönersin değil mi?" dedi.
Ay tabi ki dönerdim..
Ohhh mağazaların vitrinine baka baka..
Kimse çekiştirmeden..
Öğleden sonra okuldan çıktım..
Sırtımda çantam laylaylay geze geze dönerken bir köşeye geldim.
O sokakta hiç mağaza yok..
Sağa mı dönecektim sola mı?
Hiç bakmamışım bile o sokağa..
Sanki ilk defa gelmişim gibi kalakaldım..
Önce sola yürüdüm,sonra geri döndüm.
Sonra sağa döndüm,yine geri döndüm..
Hava kararmaya başlıyor..
Göz pınarlarımın yavaş yavaş dolmaya başladığı anı şu an bile hissediyorum.
Sonra arkadan ilahi bir ses "Sağdan sağdan..."diye bağırdı. Annem :)))
Nasıl sevindiysem hemen sağa doğru yürümeye başladım..
Insan bir döner annesine sarılır değil mi? :))
Eve kadar ben önde,annem arkada yürüdük.

Bugün aynısını bizim kuzuya yapacağını biliyorum.
Gerçi kuzucuk servisle dönecek ama ilk günden bana "Korkma,yolunu şaşırdığında ben varım!" ı aşıladığı gibi ona da "Korkma,ben hep arkandayım"ı aşılayacak.

Annelerimiz iyi ki varlar..
Geçen hafta Sultan'ın doğumgününü kutladık..
Daha nice senelerimiz olsun beraber..
Ben hep bileyim ki,
Birgün yolumu şaşırırsam o beni doğru yola yönlendirecek.

Herkese mutlu bir eğitim-öğretim yılı olsun!

18 Eylül 2016 Pazar

Hoşçakal Yaz..

Bana göre yaz denize girilmeye başlandığı anda başlar,1 Eylül'de değil,okullar açılacağı zaman biter..
Üniversite yıllarına kadar genelde bütün yazlarım Çeşme'de geçerdi..
3 ay boyunca deli gibi eğlenirdik..
Yaşarken farketmediğimizden sonradan ne güzel yazdı dediğimiz bir sürü yaz tatilimiz oldu..
Okullar açılmadan önceki hafta sonu herkes evine dönmek için toparlanırken, biz kankamla elimizde birer tane boş bavul birbirimizin evine gider eşyalarımızı toplardık..
Malum 3 ay boyunca 2 ev arasında gidip gelen ve kalan eşyanın haddi hesabı olmuyordu..
Ve genelde hep son gece ekip sahilde toplanır, yakamoza karşı mutlaka Levent Yüksel'in "Bu gece sonnnnn" şarkısını söyler, hüzünlenirdi :)
Ve ne kadar söz verilse de bir dahaki yaza kadar kankam dışında görüştüğüm kimse olmazdı :)

2016 yazı da benim için Nisan ayında başladı, bugün bitti..
Hayatımızda tam rakamıyla hatırladığımız bazı seneler vardır..
2016 da benim için o senelerden biri..
ve 2016 Yaz çok güzeldin..
"Sert" geçen bir kışın ardından güneşinle hayatımı aydınlattın..
Gözyaşlarıyla,kahkahalarıyla,hayatıma kattığı yeni insanlarla, eski dostlarla, yeni şehirler ve ülkelerle, masalsı günleriyle,elimde bavul oradan oraya beni koşturmasıyla, bir şehirde uyandırıp başka bir şehirde uyutmasıyla, büyük olayların ortasına düşürüp sapasağlam çıkarmasıyla, yok artık dedirten süprizleriyle..
Teşekkür ederim..
Çok güzeldin..
İlerleyen yıllarda cümle içinde çok kullanacağımı bildiğimden..
2016 Yazı herşeyiyle hafızama kazıdım..
Bu arada dün İzmir'den dönerken kankam yine bizdeydi..
Tatili yine beraber kapattık.
Tek fark bu sefer "Bu gece sonnnnnn"u söylemedik.. :)

2016 Sonbahar..
Hazırım..
Gelebilirsin.
Kadehimi Yaz'ın gidişine, senin gelişine kaldırıyorum..

Kırdığın yerden kırıl!..

Hep gülecek değiliz ya..
Biraz da hayatın gerçeklerinden yazalım değil mi?..
Mutlu olduğumuz anlardan daha fazla hatırladığımız tek şey hayal kırıklıklarımız..

Hayal kırıklığı nedir sizce?
Size ait olduğunu sandığınız şeyin aslında hiç sizin olmadığını anlamak?
Kendi kendinize gerçekliğine inandığınız şeylere, birinin gelip bir kova buz gibi suyu dökmesi?
Hiç gitmez sandığınız insanların gitmesi, hiç bitmez sandığınız şeylerin bitmesi?
Gitmeye çok heveslendiğiniz bir yere gidememek?
İlmek ilmek ördüğünüz örgünün, bir dış kapı mandalına takılıp sökülmesi?
Bir gülüşün ardındaki riyakarlığı tek bir karede anladığınız an?
Zor gününüzde elinizden tutacak kimseyi bulamamak?
Hayatınız boyunca hayalini kurduğunuz şeyi elde ettiğiniz anda, onu ellerinizle geri bırakmak?

Bu liste uzar gider..
Hayal kırıklığının sözlük anlamını hepimiz biliyoruz..
Ama her canda açtığı yaraları bilmiyoruz..
Ve hepimiz birbirimizin hayallerini kırıyoruz..
Bu döngü devam edecek,
En mutlu olduğumuz anlarda,
kırdığımız hayaller cam kırığı gibi içimizi kanatmaya devam edecek..
Ve hiç birimiz asla tam mutlu insanlar olamayacağız..
O yüzden herkesin kırdığı kadar kırılmasını diliyorum..

Kırdığın yerden kırıl!..